Çevrimdışı
- 10 Tem 2020
- 223
- 558
- 44
- Cinsiyetiniz nedir?
- Bay
Bir hayli uzun bir zaman dilimi olmuş baktımda paylaşımlar eksik kalmış. Forumdaş arkadaşlara yaşadıklarımızı ufaktan ucundan acıkta olsa fikir vermesi açısından bişeyler paylaşalım değil mi ?
Hani bilen bilir bilmeyende nicke tıklayıp daha önceki paylaşımlara bakabilir. Tanırsınız kendisini Arkeolog. Bizim arkeolog biraz yaşlıcadır ama hala dolanır dağlarda.
Yine bir gün hava güzel libido tavan bizim arkeolog hazine peşinde. Almış eline not defterini karıştırıyor bi yerlerde bişeyleri atladım mı ? unutuldu mu diye.... Zank kıvırcık aaaa onunla yarım kalan bi kazı çalışmamız vardı noldu acaba diye bi ufaktan yoklama.
Kıvırcık selam dedik ooooo sitem sitem arkeolog pişman (arkeolog çok pis küfür ettim ulan ilik gibi hatun pardon hazine senin beynini ... neyse kendini affettirdi arkeolog). E bizim arkeolog biraz tatlı DİLlidir almış kıvırcık'ın gönlünü.
Bizim bir hazine kazı işimiz vardı izin var mı diye masum bir kedi edası ile yaklaşmış kıvırcığa. Şimdi sözü az biraz arkeologa bırakalım bakalım neymiş ne olmuş.
Takım yıldızları dizilmiş esmer tenine parıldıyor.
Alına al, beyazına beyaz, karasına kara yakışıyor.
Tükenir nefes bir gülüşünde, bir bakışıyla can yakıyor.
Lalezara benzer pürüzsüz teni, misler gibi kokuyor.
Izdırap, dert, keder, hüzün onunlayken anlamsızlaşıyor
Kıvrımlarında dolaştım eyledim seyran adım adım
Islanmış teninde can geldi canıma, cana doyamadım
Vakitsiz kaldım gülüm sana geç kaldım
Izdırabım odur ki nâkıs kalan bu ömürde dünyana daldım
Rüyadır belki bu yaşadıklarım uyanmama etmeyin yardım
Cesaret edip her baktığımda zümrüt gözlerinde yandım
Islak dudaklarında abı hayat içtim sevdana kapıldım
Kahrediyorum sensiz geçen ömre öldürme diye tanrıya yalvardım
Ceylan zerafetindedir yürüyüşün, göz alıyor endamın
Ellerin değdiğinde tenime titretir her bir hücremi
Yeşerir hayallerim, neşe katar dilinden dökülen kelamın
Leyla, Aslı görse bendeki seni kıskanır hislerimi
İçimde sen kalbimde sen, abı-hayatısın damarlarımın
Ne desem boş ne desem kifayetsiz kelama dökemem ki hislerimi.
Arkeologun dilinden dökülmüş bunlar demiş ki eğer geldiysen bu dünya ya yaşamadan gidersen öte dünyaya sen boşa gelmişsin bu dünyaya.
Hani evet hazine ya hazine gibi hazine. Güneşin gün içindeki her konumda ayrı bir güzel duruşu var. Giyinse başka güzel soyunsa başka güzel. Her geçen anda başka bir tat var almasını bilene.
Arkeolog bakarken gözlerine bunları düşünmüş bunları geçirmiş aklından. Usulca sokulmuş bir buse kapmış dudağından. Arkeolooooog yanıyor neden mi ? @Tatlı Kıvırcık kazı ekipmanlarına temas etmiş. Bir titreme tutmuş hop toparlan kontrolü al ele bu gidişat kötü gel kendine. Arkeolog ince ince aceleye getirmeden milim milim dil darbeleri pardon fırça darbeleri ile hazineyi keşfe başlamış. Bir çeşme ki abı hayat çeşmesi her fırça darbesinde bir kaç damla bal sızmış ziyan etmek olmaz.
Diğer ekipmanlar isyanda neden mi bal tadını alınca bütün ekipmanlar hazır olda taş kesilmiş e madem taş kesildi vuslat zamanı demişler. her vuruşta ki yavaş yavaş tadını çıkara çıkara kıvrımlarda dolaşa dolaşa uzun uzun sevmişler birbirini. Kazı biraz uzun biraz kısa ama soğuk havada duman çıkaracak kıvamda.
Arkeolog bundan sonra kaput suratında bir sırıtış var konuşamıyor adam olayı tekrar yaşıyor. Kalan kısmına ben devam edeyim.
Bildiğiniz ve gördüğünüz kıvırcık, güzelliğine laf edecek varsa diyecek laf yok. Sohbetine kaç zamandır bilirim görürüm hiç doyamadım zira saatler yetmiyor. O kadar güzel bir kalbi var ki hani yer olsada hep orda olsam diyor insan.
Kıvırcığı yaşamadıysanız eksik yaşamışsınızdır.
@Tatlı Kıvırcık herşey için ama herşey için çooook teşekkür ederim. Sen izin verdiğin sürece sendeyim.
Hani bilen bilir bilmeyende nicke tıklayıp daha önceki paylaşımlara bakabilir. Tanırsınız kendisini Arkeolog. Bizim arkeolog biraz yaşlıcadır ama hala dolanır dağlarda.
Yine bir gün hava güzel libido tavan bizim arkeolog hazine peşinde. Almış eline not defterini karıştırıyor bi yerlerde bişeyleri atladım mı ? unutuldu mu diye.... Zank kıvırcık aaaa onunla yarım kalan bi kazı çalışmamız vardı noldu acaba diye bi ufaktan yoklama.
Kıvırcık selam dedik ooooo sitem sitem arkeolog pişman (arkeolog çok pis küfür ettim ulan ilik gibi hatun pardon hazine senin beynini ... neyse kendini affettirdi arkeolog). E bizim arkeolog biraz tatlı DİLlidir almış kıvırcık'ın gönlünü.
Bizim bir hazine kazı işimiz vardı izin var mı diye masum bir kedi edası ile yaklaşmış kıvırcığa. Şimdi sözü az biraz arkeologa bırakalım bakalım neymiş ne olmuş.
Takım yıldızları dizilmiş esmer tenine parıldıyor.
Alına al, beyazına beyaz, karasına kara yakışıyor.
Tükenir nefes bir gülüşünde, bir bakışıyla can yakıyor.
Lalezara benzer pürüzsüz teni, misler gibi kokuyor.
Izdırap, dert, keder, hüzün onunlayken anlamsızlaşıyor
Kıvrımlarında dolaştım eyledim seyran adım adım
Islanmış teninde can geldi canıma, cana doyamadım
Vakitsiz kaldım gülüm sana geç kaldım
Izdırabım odur ki nâkıs kalan bu ömürde dünyana daldım
Rüyadır belki bu yaşadıklarım uyanmama etmeyin yardım
Cesaret edip her baktığımda zümrüt gözlerinde yandım
Islak dudaklarında abı hayat içtim sevdana kapıldım
Kahrediyorum sensiz geçen ömre öldürme diye tanrıya yalvardım
Ceylan zerafetindedir yürüyüşün, göz alıyor endamın
Ellerin değdiğinde tenime titretir her bir hücremi
Yeşerir hayallerim, neşe katar dilinden dökülen kelamın
Leyla, Aslı görse bendeki seni kıskanır hislerimi
İçimde sen kalbimde sen, abı-hayatısın damarlarımın
Ne desem boş ne desem kifayetsiz kelama dökemem ki hislerimi.
Arkeologun dilinden dökülmüş bunlar demiş ki eğer geldiysen bu dünya ya yaşamadan gidersen öte dünyaya sen boşa gelmişsin bu dünyaya.
Hani evet hazine ya hazine gibi hazine. Güneşin gün içindeki her konumda ayrı bir güzel duruşu var. Giyinse başka güzel soyunsa başka güzel. Her geçen anda başka bir tat var almasını bilene.
Arkeolog bakarken gözlerine bunları düşünmüş bunları geçirmiş aklından. Usulca sokulmuş bir buse kapmış dudağından. Arkeolooooog yanıyor neden mi ? @Tatlı Kıvırcık kazı ekipmanlarına temas etmiş. Bir titreme tutmuş hop toparlan kontrolü al ele bu gidişat kötü gel kendine. Arkeolog ince ince aceleye getirmeden milim milim dil darbeleri pardon fırça darbeleri ile hazineyi keşfe başlamış. Bir çeşme ki abı hayat çeşmesi her fırça darbesinde bir kaç damla bal sızmış ziyan etmek olmaz.
Diğer ekipmanlar isyanda neden mi bal tadını alınca bütün ekipmanlar hazır olda taş kesilmiş e madem taş kesildi vuslat zamanı demişler. her vuruşta ki yavaş yavaş tadını çıkara çıkara kıvrımlarda dolaşa dolaşa uzun uzun sevmişler birbirini. Kazı biraz uzun biraz kısa ama soğuk havada duman çıkaracak kıvamda.
Arkeolog bundan sonra kaput suratında bir sırıtış var konuşamıyor adam olayı tekrar yaşıyor. Kalan kısmına ben devam edeyim.
Bildiğiniz ve gördüğünüz kıvırcık, güzelliğine laf edecek varsa diyecek laf yok. Sohbetine kaç zamandır bilirim görürüm hiç doyamadım zira saatler yetmiyor. O kadar güzel bir kalbi var ki hani yer olsada hep orda olsam diyor insan.
Kıvırcığı yaşamadıysanız eksik yaşamışsınızdır.
@Tatlı Kıvırcık herşey için ama herşey için çooook teşekkür ederim. Sen izin verdiğin sürece sendeyim.
Yaşadıklarım içinde hep ayrı bir yerde olacak 
